11 Mart 2011 Cuma

Özeleştiri Değil, Adeta Bir Özağzasıçış.




Her şey kendini sevmekle başlar feanor; sen kendini sev ki, insanlar da seni sevsin.

Oysa ben kendimi sevemedim hiç. Evet, bir sürü güzel özelliğim var, biliyorum. Pohpohlanmak istemiyorum. Kimi insanlar bardağın dolu tarafını görebilir; ben göremeyenlerdenim. Bardak dolu olsa, “Niye ağzına kadar dolu değil?” diyenlerdenim. Yetinemeyenlerdenim. En çirkin benim, en şişman benim, en kel benim, burnu en yamuk benim; sol omzumdaki güneş lekeleri iğrenç görünüyor, sağ ayak baş parmağımdaki nasır adeta kocaman bir kafa, çok kıllıyım, her mimiğimde alnım kırışıyor ve o kırışıklıklardan nefret ediyorum, güzel gülümseyemiyorum, omuzlarım çok dar, giydiğim hiçbir şey yakışmıyor zaten güzel de giyinemiyorum... İş dış görüntüme geldiği an durum drama queen’liğe varıyor. Boşluğu doldurulamayan bir özgüven eksikliği... Yıllardır süregelen bir “Bu bana bakmaz” hissiyatı. “Bakmaz çünkü ben çirkinim.” inancı. Doğrulaması. Saptırması. Sapıtması.

Gidenlere veda et feanor; veda et ki hayat karşına yeni insanları çıkarsın.

Oysa sevdiklerime veda edemiyorum ben. Hep bir köşesinde kalsınlar istiyorum hayatımın. Bana acı çektireceğini bile bile. Nerede ne kadar profilleri varsa açıp açıp bakıyorum, takip etmeye çalışıyorum. “Peki bensiz nasıllar?” diye. İyi olduklarını görünce üzülüyorum. “Demek ki yerim dolmuş.” diyerek. Kötü olduklarını görünce üzülüyorum. “Canı mı yanıyor yoksa?” diyerek. İflah olmaz bir üzgünlük hali bendeki. Herkes için üzülüyorum. Çok küçük şeylerden mutlu olabilmenin laneti, çok küçük şeylerden dolayı yıkılmak olabilir belki de... Bir parçam olan insanlar gidince sonsuza kadar kanayacak açıkta kalan yara diye düşünüyorum. O yüzden tutuyorum kollarından, gitmesinler diye. Ama onlar gidiyor bir yolunu bulup. Ben de “Ama?” diyorum. Emrah bakışlarıyla. Eğik kaşlarla. Büzülmüş dudaklarla. Hep aynı kısır döngü.

Güçlü ol feanor; hep merkezinde dur ki, insanlar sana gelsin.

Oysa merkezimde kalamadım ben hiç. Hep koştum; yarıçaplar, çaplar boyunca koştum. Sevmek için koştum. Kendi dış görüntümü ne kadar sevmiyorsam, sevdiklerimin dış görünüşlerini o kadar sevdim. Hunharca sevdim, taparcasına. Onları da çok sevdim ama. Kendi açlığımı onların açlığı sanıp da öyle bir verdim ki sevgimi, boğdum. Bir kaşık suda da değil, okyanuslarda boğuldular. Yüze yüze kaçtılar. Gördükleri ilk kara parçasına çıkıp geriye bakmadan koştular. Sonra ağladım. Okyanus daha da büyüdü. Açlık daha da arttı. Eksilerek artanlardanım ben, tamamlanamayanlardanım.

Biraz içinde tut yaşadıklarını feanor; açık kitap değil, kapalı kutu ol ki, merak uyandır.

Oysa açık bir kitap olmaktan mutlu oldum ben hep. İstedim ki insanlar bilsin. Soru sorduklarında dürüst oldum hep; saklamadım hiçbir şeyi. Soruların kavgasını verdim, ama cevaplarıyla. “Kaç kişi ile yattın” sorusuna da doğru cevap verdim, “Bana aşık mısın?” sorusuna da. Doğrular hep kahreder insanları. Oysa beni söylenmeyenler kahreder, doğrular üzer sadece. Sanıyor musunuz ki aşık olduğum adam bana SENİ İSTEMİYORUM dese ben dört sene boyunca böyle olurdum? Sayısal zekam duygusal zekama hep ağır bastı benim. Duygusal olarak gerizekalı bir ibneyim. MESAJ ATMA diyeceksiniz bana. ARAMA diyeceksiniz. BİTTİ; SÜRMEZ diyeceksiniz. Ki durayım. Noktası konulmamış her problem, beynim tarafından binlerce olasılık dahilinde inceleniyor benim. “Ya şöyle dersem? Ya şöyle yaparsam? Ya sonra böyle olursam?“ Acıtmaması için söylemediğiniz cümlelerinizle ağzıma sıçtınız, haberiniz yok. Hala sıçıyorsunuz, umrunuzda değil.

Eeee… şey yap. OF ebenin .mı feanor…

Gerçekten de öyle gaipten gelen ses. Bu halimle kimi seveyim? Neden seveyim? Beni kim sevsin? Neden sevsin? Öğrenmem için kaç kişiyi daha sevmem gerek? Kaç kişiyi daha kaybetmem gerek? Ki ADAM olayım? Derin nefes alıyorum, veriyorum. Bir işe yaramıyor. Olmuyor be ses; olamıyor.

 - - -


Görsel: deviantart; I hurt myself today by aleksandra
Şarkı: Grooveshark; Midlake - Rulers, Ruling All Things

31 yorum:

f dedi ki...

Dördüncü paragrafa ortak çıkmak istiyorum.

feanor dedi ki...

/* F.kie: "ibne" kısmına çıkmadığın sürece benim için problem yok. Ona çıkarsan LAN!? derim. */

f dedi ki...

evet bende pek ibne havası yok kalanına ortağım

feanor dedi ki...

Aslında bende de yok. Çok sevdiğim bir laf var. "Her ibne gaydir, ama her gay ibne değildir." diye. Ben gayim. O ibne kızgınlık anında yazılmıştı. Evet.

f dedi ki...

geçen gün biri söyledi bu sözü bana ama ne maksatla hatırlamıyorum ve evet çok doğru

y. dedi ki...

ben az önce ağladım, hayır seninle alakası yok. geldim bunu okudum, daha beter ağladım.
şimdi burada olsaydın sana sarılırdım ben, herşey geçecek derdim,ağladığım için sen buna inanmazdın. geçene kadar canına okunacağının garantisini de veriyorum. ama herşey geçecek.

p.s son günlerin havasına uyup ben ibne kısmına ortak çıkayım,heyecan olsun hayatımda. öf ya kendimden nefret ettim az önce ben ne diyorum üzülmekten canı çıkmış adama ,ama silmeyeceğim.

feanor dedi ki...

/* y.: Senden olsa olsa gay olur. İbne olmak için çok yufka yüreklisin. :) Geçene kadar canıma okunacak da ben daha ne kadar "Kimler geldiii, hayatımdan kimleer geçtiii" diyebileceğim bilmiyorum. Gelmesinler, geçmesinler. Demir bakiri oynamaya devam ediyorum. Erkeklerden korkuyorum. Çok korkuyorum. Onlara yaklaşmayacağım için de saldım dötü göbeği; hobaaaa */

y. dedi ki...

f. sana kalırsa bu şarkı, kim geldi hayatımdan kim geçemedi formatında son bulur.

göbek kısmına gelince,allah sıhhat versin yavrucuğum diyeceğim:))

feanor dedi ki...

/* y.: Haftaya sana sergileyeceğim göbüşümü HİİİÇ merak etme. Kimler geldi, kimler geçemedi... Kesinlikle. Elim var, Muzaffer, mutluyum ben onunla. muzaffer kalp feanor. */

Brajeshwari dedi ki...

büyürken aci cektigini sanirsin
oysa büyümek için, sadece acıya değil, güneşe de dönmeli insan yüzünü... O yüzden kendini sev... Benim seni sevdigimden daha fazla sev kendini...

feanor dedi ki...

/* Brajeshwari: Deniyorum, olmuyor. Belki olur bir gün. Ama sen hep beni benim kendimi sevdiğimden daha çok sev bence :) */

beenmaya dedi ki...

bak şimdi şu an yanında olup da sımsıkı sarılıp da kocaman öpmek istedim seni. hani fotolarımızda olduğu gibi :)))

ben ne diyeyim ki sana şu yazdıklarının bir sinir, bir umutsuzluk, bir dibe vuruş anında ağzından çıkan, çoğuna senin bile inanmadığın cümleler olduğunu düşünmek istiyorum. evet evet düşünüyorum da hatta.

sen değerlisin. hem de çok değerli. bunu hiçbir güç, hiç kimse değiştiremez. senden başka!

ve ben seni bu halinle, bu değerli halinle çok seviyorum bunu sakın unutma...

feanor dedi ki...

/* beenmaya: Yazının ilk hali çok daha uzundu. İnanmadığım kısımlarını kırptım; geriye gerçekten düşündüklerim kaldı. */

. dedi ki...

sevgili fiyanort. ben de kendimi beğenmem, kasam corsa gibi, saçlarım biçime girmiyo, gözlerim de olmasa mutant gibi karıyım diye gezer dururum. çaktırmam ama insanları sıçarcasına severim ve ihanetleri kendime yediremem ülseratif kolite, gastrite, vertigoya çeviririm. sadece sevdiklerimin değil, nefret ettiklerimin bile profillerini takip ederim, ama acı çektiğini gördükçe mutlu olurum, tatmin olurum. gizemli ol da xy ırkı dibine düşsün tavsiyeleri kendimi bildim bileli vardır ama ben 5 dakkada tüm özgeçmişimi dökebilcek kadar geveze olabilirim. bence her şeyi açık açık söylemek, gizli kapaklı imalarla yaşamaktan çok daha dürüstçe ve onurluca bi davranış.

kısaca, fuck the libra :D

feanor dedi ki...

/* XG: OF be XG. Bazen AMK diyorum, bir kova olsam hayat ne kadar süpersonik, ne kadar mikimden aşşşaaa kasımpaşa olurdu. Ya da bir başak. BAŞŞAK.

Fuck the signs!!! ya, sadece Librayı şeyetmeyelim. Çok güldüm yorumuna, "sıçarcasına sevmek" adsskdjah.

Seviyom :kalp:kalp: */

feanor dedi ki...

/* XG: Ama mikimizin değil kafamızın dikine gidersek ilişki özürlü olcaz hep; bunun da farkındasın değil mi? Sen Behlülle ben Mehmetle... geçinir gideriz. Gül gibi. */

agin dedi ki...

ilim ilim bilmektir ilim kendini bilmektir sen kendini bilmezsen hacı başkası ne bilsin..tamam kötü..

bence bu yazıya yorum yapılmaz..

feanor dedi ki...

/* agin: yaptın bile! */

U Yeah dedi ki...

feanor ben de siskayim o kadar zayifim ki 28 beden pantolon ancak oluyor, 29 kicimda durmuyor. sivilcelerim de cukurlasti.
iki hafta sonra kaybedecegimi bildigim bi yarisa girecem vs.
bak butun bunlara ragmen mezdeke acip sacma sapan hareketlerle desarj oluyorum.
kucuk seyler yardimcin olsun.
only hope/

Günlüğü Tutan Delikanlı dedi ki...

yorumda söyleyemeyeceğim şeyler var. bu nedenle yorum yazıyorum. Anladın sen. yine de senle kakaolu kek yiyesim var.

feanor dedi ki...

/* Sadece Umut: Bunu asılmak olarak algılama ama bugüne kadar hep zayıf erkeklerden hoşlanmışımdır :) Ne kadar zayıf, o kadar iyi gibi bir şey :) Sivilceler için roaccutane candır. Yarış içinse bol şans sana :) */

feanor dedi ki...

/* GÜnlüğü Tutan Delikanlı: Yeminle anlamadım. Ama yeriz. :) */

U Yeah dedi ki...

Şansını zorlama evlat, tercihim kadınlar . :)

feanor dedi ki...

/* Sadece Umut: Zorlamadım yaa, her yorum yapana asılsam ohoooo. İlgi alanımı belirttim sadece :D */

. dedi ki...

olm hakkaten la. evde kaldık abooov. beraber profiterol yerik, terayı ve kakaolu keki boşver :D

feanor dedi ki...

/* XG: profiterol kakaolu keki fena döver. Seni seçtim iksgeçu! */

. dedi ki...

asdafasfa... çohsevdim :D iksgeçu :D :D

Life is Life dedi ki...

şu paragrafların birebir örtüştüğü kaç kişiyizdir bilmiyorum, ama sanki beni anlatmışsın. eskiden olsa bana tutulan aynalardan rahatsız olurdum, ama şu an gerisin geri gülümsüyorum scroll down yaptıkça. scroll down yapmak çok güzel aslında, yapabilene. move on tadında mis gibi hayat.

gelgelelim basit anlamda seviştiğimiz insanlarla bile duygusal açlığımızı doyurmaya çalışıyoruz biz. yarım saat sonra adrenalini ne bol, ne çılgın seks yapacağımızın hayaliyle bile öpüşürken kalbimizi parlatıyoruz kadife kumaşlarla. belki bu yüzden kaybediyoruz, belki bu yüzden kazanıcaz sonunda, kestirmek çok güç benim için, şu an için.

ama yine de her şey her zaman göründüğü gibi olmayabilir. boşluğumuzu dibine dek yaşarken, kendimizle yüzleşirken, çerçöpümüzü, bokumuzu-püsürümüzü gün ışığıyla buluştururken elmas tozları bulabilmeliyiz pisliğin içinde. taşları bulabilirsek ne ala ki hepimiz taşlar açısından zenginiz aslında bence. tek sorun, zaman içinde sahibi sandıklarımıza o taşları sunmamızı takiben o insanların taşlarımızı hor kullanıp yerden yere fırlatmaları sonrasında taşlarımızda oluşan ezikler ve lekeler. inanıyorum, o taşları istemdışı temizleyecek parlatacak birileri girecek hayatlarımıza feanor. o zamana kadar elimizde kalanlara sahip çıkmamız gerekiyo sadece. mutluluğu hak ediyoruz çünkü biz.

feanor dedi ki...

/* Life is Life: Ben uzun zaman önce bıraktım açlığımı seviştiklerimle doyurmaya çalışmayı. Kutsal bakir olcam yakında, daha ne?

Ama mutluluğu hak ediyoruz tabii ki, hak ediyorum, hak ediyorsun.

Ben arada böyle depresifleşsem de, değişmeyeceğimi biliyorum. Hiç merkezimde kalamayacağımı, hep yoğunca seveceğimi. Beklemek gerek diye düşünüyorum artık. Biri çıkacak ve beni böyle sevecek. Götümle-göbeğimle, ardı kesilmez sevgimle, malak romantikliğimle, dürüstlüğümle, açıklığımla... Bekliyorum ben de işte.

Seviyorum bi de <3 */

BURAK CELIK dedi ki...

şuan bu haldeyim. başka laf yok.

feanor dedi ki...

/* Aptal Kalp: Gelip geçiyor bu haller, kendimi hala sevmiyorum ama sevmeye çalışıyorum :) BAYA Bİ YOL KATETTİM LAN!! desem yalan olur ama bi kaç adım attığımı düşünüyorum :) */